Ve Deprem

Ve Deprem

Beklenen oldu. Olacak ta. Zaten hep oluyordu.

Bugün yarın derken, oldu olacak derken, beton mu kolon mu, müteahhit  mi belediye mi diye aranırken olanlar oldu. Yine, yeniden unutulmak üzere !

Son 2 haftadır yine tutuşmuş yurdumun akıllısı, uyanığı, yanıp tutuşmakta prefabrik, taşınabilir, egzantrik diye. Telefon durmuyor ahşap ev yapan var mı diye. Hayalini kurdukları ise kocaman, koskocaman bir toraman. Hani Amerikan evleri gibi falan...

Sorun ahşap yapı yapanı bulmak değil oysa ki.

Önce, ahşap yapının inceliklerini ve ülke şartlarını bilen, malzeme bilgisi ve teminine vakıf bir mimar bulacaksınız.

Belediyenin anlayabileceği, ikna olabileceği şekilde hesapları derleyip, devşirip sunabilecek iyi bir inşaat mühendisine ihtiyacınız olacak. Bu arkadaşların bilgisayarlarında kullandıkları betonarme programları işe yaramıyor.

Hem ahşap yapı gereklerini hem yasal talepleri hem malzeme bulunabilirliğini bir araya getirecek bir elektrik mühendisi ve bir makine mühendisine ihtiyacınız olacak. Amerika, Kanada, koca ülkeler, nerede ise tüm konut inşaatı ahşap, dolaysı ile elektrik, makine tesisat malzemeleri de bu sisteme göre. Bizim elektrikçi ve tesisatçı eldekileri uydura uydura elektrik ve mekanik tesisatı tasarlamak zorunda.

Henüz keresteye, çiviye gelmedik bile bakınız. İşin en kolay tarafı çatkının çatılması. Yani kaba inşaat.

Diyelim ki istediğiniz sınıflandırmada kereste, OSB (her ikisi de ithal ),Çivi buldunuz, Tyvek ( İthal ) ile saracak akıllı bir de ekip var, bina ortaya çıktı kabaca. Haydi bakalım kim çözecek doğramalar ile duvarların birleşim detaylarını ? Su ve ısı yalıtımı detayları ? Koca binanın içeriden naylon ile yalıtılmasını kim yapacak ? Elektrik kablolarını çeken delikanlının keserle dikmeleri patlatması ? Başlarsınız saçı başı yolmaya, benden söylemesi !

Eski köye yeni adet getirmeye çalışmayın arkadaş ! Olmuyor !

Ben denedim. Olmuyor. Çok büyük teşkilat, yetenekli, özverili, hevesli insanlar gerekiyor. Çalıştık, çabaladık yaptık ama şu anda bunu karşılayan, en azından benim bildiğim kimseler yok !

Paşa paşa yapın tek katlı evinizi, ne belediye ile uğraşın, ne çok bilmiş bir sürü adamla. Ne saçak yüksekliğini zorlayın, ne de izin verilen inşaat alanını. İster yığma tuğla ile ister ahşap ile. Çok aceleniz var ise gidin alın bir " tiny  house " koyun bir yamaca, kalan ömrünüzün keyfini çıkarın. Yetmedi, yanına bir tane daha ekleyin.

3 metreyi geçmeyen açıklıklar tasarlayın, birbirine geçilen bir grup container lar gibi. Düşerse kafanıza 3 metre boyunda 5x15 kereste düşer, öldürmez kesinlikle, belki biçimsiz gelirse ince bir kemiği kırabilir, o kadar.

İlla ki duvarlarda ahşap olsun derseniz, çift duvar yapıp basın içine 40cm ısı yalıtımı. Mis !

Ahşap yapıda yangın çıkarsa elektrikten çıkar bir, depremde en tehlikelisi devrilen şömine bacasıdır iki. Unutmayın. Bacayı tutuşturmayın ( Ben bile becerdim bu işi )

İnat etmeyip basit bir tek kat betonarme kolon-kiriş karkasın arasına kalın kalın çift duvarlar çektiniz mi, hangi elektrikçinin kolundan tutsanız aval aval bakmayıp işinizi halledecektir. Öyle veya böyle çatınız ahşap, 60 cm yalıtım. Metal yapıp Faraday kafesinde yaşamak istemeyiz.

Neticede köy hayatı istemiyormuyuz ? Köy evi yapacağız. Merdivene para harcamak yerine yalıtıma harcayacağız. Sinema salonu, bilardo salonu, buzdolabındaki yumurta ile ocaktaki tavanın 5 metre uzakta olduğu dev mutfaklar istemiyoruz neticede.

Eğer konfor büyüklük demek olsa idi herkes otobüs kullanır, Mercedes, BMW ye kimse binmez idi.

Bayılırım bu lafa.

Unutmayınız ki beğendiğiniz evlerin iskeletini görmediniz. O kadar hayran olmanızın sebebi ahşap iskelet olmaları değil. Mimari çözümlerdir sizin beğendiğiniz, renkler, orantılar, ışık. Bunlar mimarın başarısı, marangozun değil. Bütün iş mimarın tasarımında biter. Müteahhidi ya metresi ya mimarı batırır derler. Kapıdan çıkıp etrafa baktığınızda gördüğünüz manzarayı beğenip beğenmediğiniz mimarlarımızın, mimarlık okullarımızın başarısıdır.

1000 küsur ahşap yapıdan sonra ben bile bunları diyor isem azıcık düşünün lütfen.

Sizlere akıllı, zevkli mimarlar, depremi hafif günler diliyorum !