Haratlık
Ağaç tornacılığı
Yine M. Ali Diyabakırlıoğlu’nun “Kaybolan Meslekler ve Son Ustalar ” isimli kitabından, sayfa 16. Yazının tamamına ulaşmak için tıklayınız.
Resim yine yazarın kendine ait, kendi yaptığı tablolardan birisi ve motorlu bir torna tezgahında çalışan bir harat görüyoruz. Ancak eski haratların mesleklerini icra etmek için kullandıkları harat tezgahı‘nı bir sonraki yazıda anlatmaya çalışacağım. Elektrik motorlu tezgahların memlekete gelip yaygınlaşması 1940 lardan sonradır.
Tamamını okumaya üşenenler için bazı dikkat çekici bölümleri aktarayım:
Zerdali ağacından zurna ve makara yapılır. Çünkü zerdali damarsız olup işlemsi kolay bir ağaçtır. Meşe ağacından ise topaç, korkuluk ayakları, havan, havan tokmağı, sandalye parçaları gibi daha ziyade dayanıklı ve sağlam olması istenen eşyalar üretilir.
…….
Bununla birlikte, ağaç tornacılarının en sevdiği ağaç çınar ağacıdır. Öyleki ustaların dediklerine göre Allah bu ağacı sanki ağaç tornacıları için yaratmıştır. Onları en çok uğraştıran ise meşe ağacıymış. Dayanıklı ve çok sert olurmuş meşe ağacı, doğal olarak işleyenide bir o kadar uğraştırırmış. Sap yapımında çok kullanılan meşenin Gaziantep ağzındaki adı Zindiyan ağacıdır.
Bakın bunu da yeni duyuyorum: Zindiyan Ağacı
Aslında yazının içerisinde Gaziantep yöresel ağzı ile bir sürü duymadığım, bana yabancı terim – tabir geçiyor. Örneğin Değirme = topaç, çışkağa = yoyo, kğrsğ = tabure, arde = torna kalemi, bıçağı gibi.
Gerçi internette Diyarbakırlıoğlu’nun nerede ise bütün tablo ve yazılarına ulaşmanız mümkün ama bu kitabı alıp kütüphanenize eklemenizin keyfide bir başka. Ben bundan evvvelde külek ve külekçi başlıklı iki bölüm aktarmış idim. Kitapta ve internette bulacağınız yazılarda daha pek çok ilginç ve kaybolmuş meslek, tabir ve özellikle yazarın aktardığı Gaziantep’te ki hatıraları ile eskilere keyifli bir yolculuk yapmanız mümkün.