2014 yılında şöyle bir başlık yazmışım: Seninkisi kaç mikron ? [https://www.ahsaphikayeleri.com/seninkisi-kac-mikron/] Siteyi yeni baştan yayınlarken, bu yazıdaki videoyu bulup güncelleyemedim. Ama arama sırasında aynı yarışmanın 2018 tarihli yeni videosuna denk geldim: Deli bunlar... Hatta zırdeli.... Bizde böyle bir işe kafa yoran adamı anında işten atarlar. Böyle bir

Kiminiz müzik aleti, kiminiz ahşap kutu, kiminiz oyuncak, kiminiz maket. Bıçak sapı, oyma parçalar, hatta zıpkın yapan okuyucum bile oldu. Yurt içinde ve dışında ahşap ile olmadık işler yapmaya kalkan ahşap tutkunları ile tanıştım. Ama bu arkadaş hiç aklıma gelmeyecek bir işe soyunmuş: Ahşap bisiklet yapıyor. Bisikletin şasesini lamine eder

Türkçesi Bursa Belediye Kanunu 1995 yılında TSE tarafından yayınlanmış bir kitapçık. Nereden mi buldum ? Uzun bir dönem ISO Ahşap Yapılar Teknik Komitesi’nde TSE adına Türkiye’yi temsil ediyordum, oralardan kalma. Dolapların birinde önüme çıkıverdi. Sultan 2. Beyazıd Han ( 1447 – 1512 ) tarafından 1502 tarihinde çıkarılmış. Orjinali Topkapı Sarayı kütüphanesinde. Defter

Aşağıda eklediğim video hemen hemen bir yıldır dolaşıyor ve iki gün önce yine geldi. Bende kendimi tutamayıp hem paylaşayım hem bu bahane ile iki kelam edeyim dedim. Önce video: Bu Abraham Roentgen, benzer bir dizi gizli çekmecesi olan, bilmece gibi dolaba imza atmış bir mobilyacı. İsmini yazınca bir sürü video,

Haber tarihi: 4 Mart 2014 Hemen size yetiştiriyorum ! Takma adı olması için bir ağacın çok özel olması gerekirmiş. ” The President ” yani ” Başkan ” bu ağaçlardan birisi. Bu dev sekoya ağacı 75 metre yüksekliğinde, 1274 m3 hacmi var ve tahminen 3200 yaşında. Gövdesi 8 metre çapında ve muhteşem dalları 2 milyar iğne

Hayır. Aksine ormanlık alanlar her geçen gün daha çok artıyor. Ancak sorun kaliteli ahşap elde edeceğiniz ağaçların hızla azalmasında. Kağıt için, panel için, odunluk ağaç çoğalıyor. Bundan dolayıdır ki git gide daha çok baskılı ürün görüyoruz. Ahşap, masif hali ile, ancak görünmeyen yerlerde kullanılır olacak. Pencere doğramaları için ahşap bulmak

Sevgili dostum Nezih bir video yollamış. Senin siteye yakışır demiş. Pek iyi etmiş, döne döne seyrediyorum. Kısmet bugüne imiş sizinle de paylaşıyorum. Çok yıllar önce, 1979 yılında, Ankara, Siteler’de, hala böyle kayışla çalışan bir atelye görmüş idim. Hayati Abi götürmüştü. Sonraları o binanın yerine Milliyet gazetesi matbaası yapılmış idi.

Geçtiğimiz pazar günü sevgili bacanağım ile antika pazarına gittik. Genelde bunu hep yapıyoruz. İkimizde seviyoruz. Bazen bir iki eski dost rast geliyor, hoş oluyor. Evet. Tezgahın altında, yerde aynen böyle duruyor idi. Bilin bakalım bu ne ? Döndürdüğüm zaman arkasının görüntüsü de bu ! Bilebildiniz mi ? Satıcı yaşlıca adam bu parçanın Kayseri’

Barış Manço’nun böyle bir şarkısı var idi. 80’li yıllarda hatta 90’ların başında  mobilya yapar iken bazı noktalarda meyve ağaçları kullanıyor idik. Örneğin yatak ayak ucunun köşesi gibi bir yerde, güzelde cilalanınca enfes bir kakma işi oluyordu. Malumunuz ceviz de bir meyve ağacı. O zamanlar masif olarak kullanma

Türk futbol tarihinde önemli günler yaşıyoruz. Avrupa kupasında Galatasaray yenildi, dün akşamda Fenerbahçe galip geldi. Hayırlısı olsun. Benimde aklıma ilginç bulabileceğiniz bir hikaye geldi: Zırt pırt Kanada’ya gidip makine-sistem seçtiğim günlerden birinde, Frankfurt uçuşunda, uçakta Galatasaray üniforması giymiş gençler dikkatimi çekmiş idi. Frankfurt’ta bir gece kalıp sabah devam

Yıllar evvel görmüştüm ve çok istemiştim ama alamamıştım. Çok para idi. Bir sürü orijinal masif ahşap parçası. Hangi ağacın neye benzediğini görmek, dokunmak koklamak ! Şimdilerde Amazon’da çok var ama gümrük meselesi malum, takılıp kalıyor. Masif olanlar var, kaplama cinsleri ile yapılmış olanlar var. Bir tesadüf bu koleksiyona burada, burnumuzun

Bu kadar yıldır bu işlerin içindeyim, şöyle çivi çakan bir ustaya denk gelmedim kardeşim. Eski bir video ama yenilenmiş olan siteye yakışır deyip ne zamandır bir köşede bekleme ızdırabına son verdim. Usta Alman’a benziyor, çekiçler Amerikan. Tıklayın bakalım: Hammer

Nascor ile lisans andlaşmasını imzalayıp iş tesisin kurulması safhasına geldiğinde patron Richard dedi ki, montaj ve eğitim için biraz Türkçe anlayan, İran kökenli bir mühendis görevlendireceğim. Oh ne güzel. Bu arkadaşla tanıştık: Amir Ahmadi. Babası İran’da kamyon tamircisi imiş. İşler karışınca Amir’i bir kamyonun mazot tankına saklıyarak Türkiye’

Kanada’nın British Columbia eyaletinden ahşap firmaları, İstanbul’da Uşusal Ahşap Birliği ve YEM organizasyonu olan etkinlikten sonra yapı fuarına katılmak üzere Ankara’ya gidiyorlar. Belki birşeyler öğrenirim diyenlere, belki bir iş kaparım diyenlere, hep alacak değiliz ya belkide birşey satarım diyenlere duyurulur ! Bendenizde oralarda olacağım, sıkışana yardım için :))

Finlandiya’nın başkenti Halsinki’de bulunan Aalto Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi Mimarlık Bölümü Ahşap Programı öğrencileri tarafından tasarlanıp inşa edilen 20 ahşap binanın modelleri,fotoğrafları ve planlarını içeren ” Ahşap İşleri ” isimli sergi, YEM’de sergilenişinin ardından internettede yerini buldu. http://www.mimarlikmuzesi.org [https://web.archive.org/web/20131109235917/http://www.

ISO lafını daha çok ISO 2000, ISO 14000 gibi rakamlar ile beraber görmeğe alışıksınızdır. ISO lafının açılımı ise ” Uluslararası Standartlar Organizasyonu ” olarak tercüme edilebilir. Yani iş sadece bir kalite belgelendirme, yönetimin kalitesi gibi kavramlar ile kalmaz, ISO hem Almanlar’ın DIN, Amerikalılar’ın ASTM gibi dünyadaki çeşitli ve farklı standartları

Dün aldığım bir postayı olduğu gibi buraya aktarıyorum. Sanırım başka açıklamaya gerek yok. kaplama SLM. ben bitlis ili güroymak ilçesi güroymak yatılı ilköğretim bölge okulunda öğretmenlik yapmaktayım.üniversitede öğrendiğim kakmacılığı geliştirmek ve okulumuzda kakma kursu açarak öğrencilerime kakmacılığı öğretmeyi amaçlıyorum. fakat bölgemizdeki kaplama bulamamamız ve maddi olarak okulumuzun yetersiz olması

Çoklu dilme veya Weinig gibi bir çok kesici ucu aynı anda kullandığınız makineniz var ise yada basit bir makineniz var ama tek bir ucu var elinizde. Tam kesime başlıyorsunuz keyifle, az sonra bir cayırtı kopuyor. Bakıyorsunuz o kıymetli tek kesici ucunuz veya çoklu dilme makinesindeki 16 testerenin hepsinin 3 – 5

Bu siteye gelen soruların arasında İngilizce terimlerin karşılığı ve/veya tam tersi oldukça yer tutmaya başladı. Bu nedenle “İngilizce’den Türkçe’ye” başlıklı bir bölüm ile, ufak tefek bir sözlük başlangıcı yapayım dedim. Katkılarınızı bekliyorum. Ayrıca bu vesile ile konu ile ilgili iki anı aktaracağım. Ağlar mısınız, güler misiniz misali:

Nerede ise 20 yıl evvel Hatdarpaşa Garı’nın çatısına çıkmış idim. Ne zaman, niye, kiminle hatırlamıyorum. Aşağıda bütün anahtarların asılı olduğu bir anahtar odasını, mermer merdivenleri, bir – iki antika makineyi hatırlıyorum. Ve tabidir ki çatı arasını. Güvercinleri. Kırık camları. Toz – toprak. Gelişi güzel çekilmiş, dikmelere, atkılara çakılmış kablolar. Bu güne

Hani yazdık ya Amerikan ölçüleri diye. Hemen postalar gelmeye başladı. İşte bunlardan biri. Aynen aktarıyorum. Tek fark bazı kelimelerde kullandığım noktalar. Hayal gücünüz çalışsın diye ! Türk Ölçü Birimleri 1. “Abicim bir balık yakaladık nah kolum kadar “ 2. “Muhsin abi geçen bi woofer almışım öküz gibi ses çıkarıyo. Mükemmel abi” 3.

Kulakları çınlasın Memduh Şark Fırın alacak. Bana sorup durur. Bende bu markadan pek memnunum dedim. Ama onlar vakumlu alıyor. Aldılar. Adamcağız gelip gidip ” Murat bu kurutmuyor, sana inandım kötü çıktı” diyip duruyor. Özbek Beyi aradım ” Neler oluyor” Dedi ki ” Haftada bir uğruyorum, ayarları tekrar tekrar yapıp adamlara tekrar tekrar anlatıyorum